İÇ KONUŞMA
Kendimi yavrularına özenle bakan bir aslan gibi koşulsuz seviyorum.
Yaşama duyduğum saygıyı kendime de duyuyor ve kendi önümde eğiliyorum.
Bereketli bir toprak gibi ben de yeterince iyiyim ve kendime neyi söylersem hayatımda onu büyütüyorum .
Olumlu yönlerimi bir bilge gibi biliyor ve her fırsatta kendimi takdir ediyorum.
Bana bir yuva olan bedenimi seviyor ve ona iyi bakıyorum.
Su içmeye ayırdığım zaman gibi doğal olarak kendime de zaman ayırıyorum.
Kendimi nefes almak gibi birinci plana alıyor ve yapmak istediğim şeylere nefes verir gibi “ Hayır” diyorum.
Yeni doğan bir yavruya hata yapma izni verdiğim gibi kendime de hata yapmaz izni veriyorum.
Parmak uçlarımın dediği gibi; ben özel ve eşsiz bir insanım, bana emanet edilen kendime dikkat ediyor ve iyi davranıyorum.
Renklerin kaynağı olan bir ışık gibi; duygularımı dışarıya yansıtıyorum.
Uçsuz bucaksız evrene bir armağanım. Bu yüzden ihtiyaçlarımı açıkça ortaya koyuyorum.
Ömrü bir gün olan ve hayatını doya doya yaşayan bir kelebek gibi; yaşamın üstesinden kolayca geliyorum.
Yeni doğan bir bebek gibi değerli ve önemliyim.
Şu anda bembeyaz bir savfayım .
Tıpkı bir çiçeğin olduğu gibi kendim olmak, bana hayatımın en büyük armağanı; kendimi olduğum gibi kabul ediyorum.
Doğada yaşayan bütün canlılar gibi; kendi kararlarıma güveniyorum.
Güneşin her sabah doğmasını kabul ettiğim gibi; hayatımdaki her şeyi olduğum gibi kabul ediyorum.
Bir kaplan ve bir ceylan gibi ; hayatımın seçimlerinden ibaret olduğunu biliyorum ve her ne olursa olsun ; ben huzurlu olmayı, hoşgörüyü ve sevmeyi tercih ediyorum.
Bütün varlıkların yaptığı gibi ; insanları olduğu gibi kabul ediyor ve her ne yaparlarsa yapsınlar onlara değer veriyorum.
Bir nehir gibiyim ;geçmişim benden akıp gitmesine izin veriyorum ve kendim dahil herkesi affediyorum.
Bütün canlılar gibi sevgiyi içimde buldum ben. Sevgim bir güneş gibi. Bu yüzden ona ihtiyacım yok. Çünkü ben sevgiyim.
Dağlardan doğan bir ırmak gibi coşkulu ve huzurluyum.
Çevreme de yalnızca huzur ve mutluluk veriyorum.
Yemyeşil bir ağaç gibi hoşgörülüyüm; kendime ve başka bir şeye.
Gökteki ay gibi, daime olumlu düşüncelere sahip, bakanlara huzur veren.
Toprağa hayat veren damlalar gibiyim; her geçen gün kendimden daha fazla hoşnut oluyorum.
Okyanustaki yunuslar gibi kendimle , dünyayla barış içindeyim ve kim olduğumdan mutluyum.
Özgüvenim toprağa ve suya kavuşan bir tohum gibi; her gün yeni bir oluşumla büyüyor.
Özsevgim, serin pınarlar gibi; hayat veriyor, bana ve çevreme.
Evrendeki bütün varlıkların amacı var ve yaşamımdaki her şey benim nihai hedefim için çalışıyor.
Doğan her canlı gibi ; şimdi ve burada; en iyiye layığım ve en iyiyi kabul ediyorum.
Sümer Öztanrıöver / İçimizdeki Rehber kitabından alıntıdır.
Daha Fazla